10 yıl Bahçeşehir Belediye Başkanlığı
yapmış, Avrupa Konseyi’nden Şeref Bayrağı ve Çevre Diploma Ödülü almış,
birçok Belediyecilik uygulamasında ilklere imza atmış, 10 yıllık
Belediye Başkanlığı döneminde bir tek imar planı tadilatı yapmamış, adı
hiçbir şekilde rantın yanından geçmemiş, "KORUMANIN SAYISI İLE
USULSÜZLÜĞÜN BOYUTU EŞİT ORANDADIR" söyleminde bulunmuş Kemal Aydın'ın Başakşehir' de seçimi kazanacağına inandığımız için efendice, kibarca, dürüstçe destek verdik.
Bu desteği Kemal Aydın'a veren herkes, İlçe Başkanlığı ve ekibi tarafından ötekileştirildi,
hakarete uğradı, çok çirkin söylemlerle rencide edildi. Kendi
destekledikleri aday olmazsa partiye oy verilmeyeceği söylemi; ilçemizin
Belediye Meclis Grup Başkanvekili tarafından en yüksek tonda
seslendirildi, biz yine kibarlığımızı ve efendiliğimizi bozmadık.
Biz, "önemli olan yarışın; parti içindeki yarış olmadığını, mücadelemizin AKP ile olduğunu" her ortamda dile getirdik. Biz Başakşehir'de seçimi kazanmak için diğer siyasi partilere oy vermiş insanlardan oy almamız gerekirken, kendi partimizin bir tek üyesini kırmamamız gerektiğinin altını çizdik.
Kötü mü yaptık?
İlçemizde aday olan Özgür Karabat ve arkadaşlarını tebrik ediyorum.
Ancak önemli olanın bugün çekilecek halay değil, 30 Mart’ta çekilecek halay olduğunu da hatırlatmak isterim.
Ayrıca
Kemal Aydın'ın yanında, yakınında olup ona destek veren tüm
arkadaşlarımıza da sonsuz teşekkür eder, vermiş oldukları emekler
karşısında ise saygıyla eğilirim.
ADAYLAR NASIL BELİRLENMELİ?
90 yıllık çınar, kurucu iradenin partisi, partimiz Cumhuriyet Halk Partisi'nde adaylar nasıl belirleniyor?
Sevgili
dostlar buraya kadar bizim yaptıklarımızı ve bize yapılanları anlattım
ancak bir de aday adaylarının seçilme sürecinden bahsetmek de önemli
diye düşünüyorum.
Partimiz İstanbul'da bazı ilçelerde eğilim yoklaması kararı almasıyla "eğilim yoklamasında aday sayısına göre ilk üç, dört ve beşe giren adaylar arasından kamuoyu anket çalışmaları yapılacak" denildi. Bu anketlerden sonra merkez yoklamasıyla karar verileceği genelgede bildirildi.
Buraya kadar her şey güzel!
Eksiğiyle
fazlasıyla, ilçelerde aday adayları arasında bazen eşit bazen eski ilçe
başkanlarının lehine çalışmalarla eğilim yoklamaları sonuçlandı. BEŞ KİŞİLİK adayları belirleme komitesi; çalışmalarını tamamlayıp adayları belirledikten sonra, önce MKYK sonrada PM’de kabul ettirdi.
Hayırlı olsun!
Adaylar partimizin adayları elbette elbirliği ile çalışacağız.
90 yıllık çınarımız, partimiz bence şunu yapmalıydı...
Özellikle büyük kentlerdeki eğilim yoklamasından çıkan aday adaylarını, Genel Merkeze çağırıp BEŞLİ KOMİTEMİZ tarafından yarım
saat dinlemeli; adayın boyuna, posuna, eğitimine, yürümesine, temsil
kabiliyetine, gelmişine geçmişine, dağarcığına, bilgi birikimine,
donanımına, belediye başkanı olduğunda hangi projeleri
gerçekleştireceğine, dürüstlüğüne, ne iş yaptığına, beytül mala el
uzatıp uzatmayacağına, seçmenleri ikna edip edemeyeceğine değin birçok konuda kısa bir mülakat yaparak aday adaylarını tanımalıydı.
Ben inanıyorum ki BEŞLİ KOMİTEMİZ birçok aday adayı hakkında tam olarak bilgi sahibi olmadan gıyabında karar vermiştir.
Oysa işimize bile bir eleman alırken mutlaka bir mulakat yapıyoruz değil mi?
İstanbul'da üç yüz bin, dört yüz bin, beş yüz bin, altı yüz bin nüfusa belediye başkanlığı yapacak, beş
yılda MİLYAR BÜTÇELERİ yönetecek aday adayını belirlerken, AKLI-BİLİMİ
kullanmadan aday adaylarını dahi tanımadan karar vermek, ne kadar doğrudur?
Bu
aday adaylarının bazıları Genel Başkan Yardımcılarına bazı duygularla
(hemşehricilik, inanç temelli,vb nedenlerle) kolay ulaşırken, bazı aday
adaylarına randevu dahi verilmeyişi temsilde adaleti sağladı mı acaba?
Diyelim ki bunları yapmadınız!
Peki,
aday adayları arasından birini belirledikten sonra Beşli Komitedeki
değerli Genel Başkan Yardımcılarımızdan bir tanesi, diğer aday
adaylarını arayıp aday olarak şu arkadaşımızı belirledik bilginiz olsun,
el ele gönül gönüle çalışacağız dese çok mu yanlış olurdu?
Aday
adayları; yok o haber geldi, yok bu haber sızdı, yok MKYK önünde parti
meclisi başlamadan ilçe başkanı tarafından diğer aday adayları
kötülerken ve kendi adayı olmazsa sorun olacak diye yazılı bildiri
dağıtırken, nerede kaldı o çok savunduğumuz FIRSAT EŞİTLİĞİ?
Bulunduğumuz yüzyılda BİLİMİ, AKLI, DÜRÜSTLÜĞÜ, ŞEFFAFLIĞI, GÜVENİ ön plana çıkarmadığımız müddetçe, başarılar sadece tesadüfle gelecektir.
Kalıcı başarıyı ise yakalamamız mümkün olmayacaktır.
Ömer Kazancı
CHP İBB-Başakşehir Belediye Meclis Üyesi
Facebook: omerrkazanci
Twitter: @omerrkazanci
Blog: omerkazanci.blogspot.com
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder